CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dün akşam İstanbul Kadıköy’de bulunan Süreyya Operası’nda soprano Pervin Chakar ve piyanist Paolo Villa’nın “Bir Opera Gecesi” dinletisine katıldı.
Özgür Özel’e; CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik eşlik ederken, geceye HEDEP Van Milletvekili Pervin Buldan da katıldı.
Özgür Özel, dinletinin ardından sosyal medya hesabı X’ten (Twitter) yaptığı paylaşımda, “İstanbul Kadıköy’de Süreyya Opera Sahnesi’nde ünlü soprano Pervin Chakar ve piyanist Paolo Villa’nın “Bir Opera Gecesi” dinletisine katıldık. Sn. Chakar’ın performansı kadar verdiği barış kardeşlik mesajları ve deprem acımızı paylaşması da etkileyiciydi” ifadelerini kullandı.
İstanbul Kadıköy'de Süreyya Opera Sahnesi'nde ünlü soprano Pervin Chakar ve piyanist Paolo Villa'nın "Bir Opera Gecesi" dinletisine katıldık.
Sn. Chakar'ın performansı kadar verdiği barış kardeşlik mesajları ve deprem acımızı paylaşması da etkileyiciydi. pic.twitter.com/uDkPefVRiA
— Özgür Özel (@eczozgurozel) November 19, 2023
Dinletinin ardından iktidara yakın çevreler ve yayın organları harekete geçti. Yeni Şafak, Sabah, Takvim, A Haber gibi yayın organları, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve soprano Pervin Çakar’ı hedef alan haberler yayımladı. Sabah Gazetesi “Özgür Özel Türk düşmanının önünde eğildi”, Yeni Şafak “Yeni Şafak Gazetesi, “Özgür Özel Kürt devleti isteyen ve Türkiye’yi işgalci gören Pervin Chakar’ın elini öpüp konserini dinledi”, A Haber “CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye düşmanı Pervin Chakar’ın önünde eğilip elini öptü!” başlıklarıyla haberler yayımladı.
“SANATIM SİYASET ÜSTÜ”
CHP Genel Başkanı Özel’in ve kendisinin hedef gösterilmesinin ardından Pervin Çakar’dan yanıt geldi. Çakar “Dünden beri yazılan ve çizilenlere inat -sanatımı icra etmeye ve bunu pek çok sahneye taşımaya – devam edeceğim. Sanatçılar aynı zamanda hem barış elçisi, hem iyiliğin hem de kültürün en büyük taşıyıcılarıdır. Yaptığım sanat siyaset üstüdür” ifadelerini kullandı.
Çakar’ın açıklaması şöyle:
“Çok değerli takipçilerim. Dün gece Süreyya Operası’nda muhteşem bir geceye tanıklık ettik. Ravel, Delibes, Lehar, Bellini, Strauß, Massenet, Brahms, Dvorak gibi bestecilerin oda müziği eserlerini, operet ve opera aryalarını seslendirdim. Bu tarihi tiyatroda, güzel atmosferde Almanca, Çekçe, İtalyanca ve Fransızca eserlerin yanında kendi anadilim olan Kürtçe’de de eserler seslendirdim dinleyicilerime. Anadilimde şarkı söylemek en büyük hakkım olduğunu düşünüyorum. Ve bunun için izin almayı da düşünmüyorum kimseden. Ayrıca konserime beni dinlemek için pek çok siyasi lider, belediye başkanları, milletvekilleri, yazarlar, entelektüeller de katılım gösterdiler. Beni dün sahnede tebrik etmeyen isteyen, duygulanan ve taktir eden siyasi liderler oldu. Tıpkı Özgür Özel ve Pervin Buldan gibi. Konserlerime bugüne kadar pek çok farklı görüşten siyasiler katılmıştır nitekim sanatıma değer verdiklerinin en büyük göstergesidir bu. Kral Charles ve Camilla da İtalya’da opera temsilimize gelmişlerdi Venedik’te. Ayrıca İrlanda cumhurbaşkanı yine opera temsilimi izlemeye Lismore’a teşrif etmişti. Eski Irak Cumhurbaşkanı keza konserimi yakından takip etmiştir. Ben bundan daha doğal bir şey göremiyorum. Dünden beri yazılan ve çizilenlere inat -sanatımı icra etmeye ve bunu pek çok sahneye taşımaya – devam edeceğim. Sanatçılar aynı zamanda hem barış elçisi, hem iyiliğin hem de kültürün en büyük taşıyıcılarıdır. Yaptığım sanat siyaset üstüdür. Değerlerimiz, kültürümüz, dilimiz, sanatımız biz Kürtlerin ve benim kırmızı çizgimizdir. Kapımız herkese, her düşünceye açıktır. Irkçı ve hakaret dolu sözlere sanatımla cevap vermeyi yeğliyorum. Çünkü her şey gelip geçicidir ama sanat daima kalıcıdır.“