Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Yaraları en hızlı şekilde sarmak ve şehirlerimizi yeniden ihya etmek için olağanüstü hal (OHAL) durumunun hayati bir karar olduğuna inanıyoruz. Yaşadığımız bu büyük felaketin üstesinden devlet, millet el ele vererek geleceğiz.” dedi.
TBMM Genel Kurulunda, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 10 ilde OHAL ilanıyla ilgili Cumhurbaşkanı Kararı’na ilişkin tezkere üzerinde görüşmeler sürüyor.
Hükümet adına konuşan Oktay, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından ilk andan itibaren beslenme faaliyetlerini devreye sokmaya çalıştıklarını söyledi.
Dün ve bugün itibarıyla girilmeyen il ve ilçenin kalmadığını bildiren Oktay, “Şu anda yoğun şekilde köylere müdahaleye çalışıyoruz. Tipiden kaynaklı ulaşılamayan yerler olursa helikopterleri de özellikle bunun için yoğun kullanmaya başladık.” diye konuştu.
Oktay, 1,5 milyondan fazla battaniye ile 100 bini aşkın çadırın afet bölgesine ulaştırıldığını açıkladı.
İl bazında çadır kentlerin oluşturulduğunu anlatan Oktay, tüm yurtlar, pansiyonlar, öğretmenevleri ve ilgili bütün yerlerin, geçici barınma ve beslenme amaçlı kullanıldığını, buralarda şu anda 500 binin üzerinde vatandaşın barındırıldığını ifade etti. Oktay, geçici barınmadaki vatandaşların toplamının 750 bini aştığını bildirdi.
Afet bölgesinin dışına tahliyeyi ısrarla teşvik ettiklerini belirten Oktay, bu amaçla bölgenin dışında ilk etapta 1 milyon 100 bin geçici barınma merkezinin aktif hale getirildiğini aktardı.
Tahliyeyle alakalı bir mekanizmanın oluşturulduğunu, bu kapsamdaki yerlerin belirlenerek ilan edildiğini söyleyen Oktay, buralara isteyenlerin kendi imkanlarıyla gidebileceğini, isteyenlerin de karadan, havadan ve denizden nakledilmesine ilişkin çalışmaların başladığını kaydetti.
“Lojistiği etkileyecek kapalı yolumuz yok”
Ulaştırma konusunda ilk etapta Nurdağı’nda bazı sıkıntıların yaşandığını anlatan Oktay, bu konuya ciddi şekilde odaklandıklarını, sonrasında afet bölgesine lojistik desteği sağlayacak tüm yolların açıldığını vurguladı.
“Yolların sıkıntılı, tek şeritli, kontrollü geçiş de olsa açılmasını zorladıklarını” söyleyen Oktay, “Nurdağı bunun örneklerinden. An itibarıyla lojistiği etkileyecek kapalı yolumuz yok.” dedi.
Hatay Havalimanı dışındaki havalimanlarının tamamının açık olduğunu ve faaliyetlerine yoğun şekilde devam ettiğini dile getiren Oktay, “Hatay Havalimanı’nda onarım çalışmaları başladı. En geç bir hafta içinde onarımı tamamlanacak.” diye konuştu.
Afet bölgesinde bulunan 10 bin civarındaki mobil baz istasyonundan yaklaşık 4’te 1’inin hasar gördüğüne değinen Oktay, bölgeye yoğun şekilde jeneratör iletildiğini, kesintisi olan elektriklerin devreye alınması ve mobil baz istasyonların da sevki ile haberleşmenin, afet yönetimini etkileyemeyecek boyutta olduğunu ve normale dönmeye başladığını kaydetti.
Doğal gaz ana iletim hatlarında 9 yerdeki kırılma ve ağır hasarın tamamının onarıldığını belirten Oktay, “Hatay, Kahramanmaraş, Gaziantep’e doğal gaz verilemiyordu, Adıyaman’a da tedbir amaçlı verilmiyordu. Dün akşam itibarıyla tamamladık ve dün akşamdan itibaren ikincil afetlere sebebiyet vermeyecek şekilde, kontrollü şekilde doğal gaz verebilecek konumdayız ve vermeye başladık. Ümit ediyoruz ki kontroller tamamlanıp tamamına doğal gaz veriyor olacağız.” ifadelerini kullandı.
“Akaryakıtı sıkıntı boyutuna dönüşmeyecek şekilde yönettik”
Akaryakıt konusunda afet bölgesinde trafikteki sıkışıklıktan kaynaklı ciddi tedbirler almak durumunda kaldıklarını anlatan Oktay, “Akaryakıt sıkıntısını, çok ciddi bir sıkıntı boyutuna dönüşmeyecek şekilde yönettik. Gerek seyyar tankerler gerekse diğer tankerlerle bölgeye yoğun akaryakıt sevkiyatı devam ediyor. Gerektiğinde eskortla bunları geçiriyoruz.” bilgisini paylaştı.
Oktay, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı eliyle psikososyal desteklerin de devam ettiğini aktardı.
Bölgeyi rahatlatma kapsamında “afet bölgesi” kararı aldıklarını anımsatan Oktay, “OHAL kararı almak üzere de bugün huzurlarınızdayız.” dedi.
Sağlık açısından hastanelerin yoğun destek verdiğini belirten Oktay, “Hasar olan hastanelerde dışarıda, sahra veya daha küçük çaplı hastaneler faaliyete alındı. Orada bir sorun yaşamıyoruz. Ağır hastalar da hava ambulanslarıyla afet bölgesi dışına çok hızlı şekilde tahliye edildiler, edilmeye de devam ediliyor.” diye konuştu.
İlk etaptaki ihtiyaçları karşılamak için hane başına 10 bin lira destek sağlamaya başladıklarını belirten Oktay, “Bu, tüm afet bölgesini kapsayacak. Afetle mücadelenin sonuna kadar 100 milyar lira kaynak ayırmış durumdayız. Şu anda ilk müdahale çalışmaları devam ediyor, arama kurtarma çalışmaları tamamlandıktan sonra; enkazların hızlı şekilde temizlenmesi, kaldırılması, geçici barınma olayının tamamlanması, eş zamanlı olarak da kalıcı konutların, barınma hizmetlerinin yerine getirilmesi… Dolayısıyla 100 milyar liralık kaynak burada değerlendirilecek. Bu kapsamda yardım talebinde bulunan çevrelere, kişilere AFAD’ın hesapları tavsiye edildi.” bilgisini verdi.
“Olağanüstü durumlar, olağanüstü tedbirlerin alınmasını gerektirir”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, depremin yaşandığı 10 ili, “Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi” ilan ettiğini hatırlatan Oktay, Erdoğan’ın, arama kurtarma faaliyetlerinin ve sonrasındaki çalışmaların süratle yürütülebilmesini temin için Anayasa’nın 119. maddesine dayanarak 3 ay süreyle OHAL ilan etme kararını kamuoyuyla paylaştığını aktardı.
Olağanüstü durumların, olağanüstü tedbirlerin alınmasını gerektirdiğini vurgulayan Oktay, şöyle konuştu:
“Olağanüstü bir yönetim düzeninin gerekli olduğu doğal afet, tehlikeli salgın, hastalık ve kamu düzenini tehlike altına sokan yaygın şiddet vakaları gibi durumlarda başvurulan OHAL uygulamasında amaç, yaraların en hızlı şekilde sarılması. Biz de zaten şu anda yaraların en hızlı şekilde sarılmasıyla ilgili her türlü imkanı seferber etmiş durumdayız. Acil ve hayati ihtiyaç malzemelerinin karşılanması, afet bölgesinde yıkılma riski olan binaların bulunduğu alanlara girişin sınırlandırılması, tehlike arz eden binaların yıkılması, zaruri ihtiyaçlarının dağıtımının düzenlenmesi gibi zorunlu işler OHAL yönetimiyle kolaylıkla ve hızlıca sağlanabilecek. Mülki idare amirleri; tedavi, kurtarma, yedirme, giydirme ve barındırma gibi işlerde, bu gibi işlerin gerektirdiği acil satın almaları ve kiralamayı doğrudan yapabilecekler. Konaklama tesislerinin OHAL gereklerine göre kullanılabilmesi OHAL kapsamında mümkün olabilecek. Krizin, afetin boyutları göz önünde bulundurularak depremin yıkıcı etkisi; ağır kış şartları, doğrudan etkilenen il sayısı ve nüfusa göre üç aylık süreyle belirlendi.”
Demokratik hukuk devletlerinde olağanüstü durumların yönetiminin, hukukun izin verdiği olağanüstü yönetim usulleriyle gerçekleştiğine dikkati çeken Oktay, şunları kaydetti:
“Daha önce birçok ülkede, buna ABD, Kanada ve Filipinler de dahil, bunlar gibi birçok ülkede doğal afetler sonrası OHAL ilan edildi. Ülkemizde de OHAL afetten etkilenen illerle sınırlı tutularak Meclisimizin onayına, sizlerin onayına sunuldu. Tek hedef, afet yönetimi sürecinde, en çabuk ve en etkili şekilde, her anlamda, insanımızın, afetzedemizin yardımına koşabilmek. Yaraları en hızlı şekilde sarmak ve şehirlerimizi yeniden ihya etmek için olağanüstü hal durumunun hayati bir karar olduğuna inanıyoruz. Yaşadığımız bu büyük felaketin üstesinden devlet, millet el ele vererek geleceğiz, bu acı günlerimizi inşallah süratle geride bırakacağız.
Yaşanan bu büyük afetin yaralarının sarılması için yüce Meclisimizin, OHAL ilanına destek vermek suretiyle milletimizin ve devletimizin yanında olacağına inancımız tam. Tüm kurum ve kuruluşlarımız imkan ve kabiliyetleriyle vatandaşlarımızın yanında, hizmetinde. Arama kurtarma çalışmaları yapan görevli ve gönüllüler başta olmak üzere alanda emek veren sağlık görevlilerinden güvenlik görevlilerine, gönüllülere, sivil toplum örgütlerine, yerel yönetimlere, herkese ve 85 milyona, tek yürek deprem bölgemiz için dua eden milletimize şükranlarımızı sunuyoruz.”
(Bitti)